KAŞIK
Anadolu’da kaşıklarla ilgili olarak çok zengin ve yaygın bir gelenek yaşamıştır ve günümüzde de, sanayinin ağır basmasına rağmen bu gelenek yaşatılmaktadır.
Başta sanat zevki ile beraber kaşıkla ilgili milli âdetlere bağlı kalınması aynı zamanda sıcak gıdalardan çabuk ısınan madeni kaşıklara karşılık tahta kaşıkların ısıyı fazla iletmeyişi tercih sebeplerinden biri olarak gösterilebilir.
Özellikle orman köylerinde yapılır. Konya'da Selçuklular döneminden bu yana sürdürülen tahta kaşık yapımı bir çok ilimizde devam etmektedir.
1985 yılında yapılan bir araştırmaya göre Konya, Balıkesir-İvrindi, Sakarya-Taraklı, Çanakkale-Çan, Antalya-Bademli, Isparta-Yalvaç, Trabzon-Köprübaşı yörelerinde kaşık yapıldığı; Boyasız kaşıkların Bademli, Kemaller, Alballar, Esenyurt, Uğurlu, Saruhanlar, Köpenez, Kılcılar, İkizce, Akseki-Bucakalan köylerinde de yapıldığı ve bunların Konya, Korucu ile Taraklı’da boyandığı anlaşılmaktadır.
Konya kaşıkları elle yapılmış süslemeleriyle ünlüdür. Şimşir, gürgen ve armut ağacından oyulan kaşıkların sap, kepçe içi ve sırtı çeşitli bezemelerle süslenir.
Başka bir önemli merkez Kütahya-Tavşanlı’dır. Sap ve ağız üniteleri bitkisel ve yazılı bezemelerle süslenmiş tavşanlı kaşıkları aynı zamanda bozulmayan cilalarıyla önemlidir.
Tahta kaşık yapımında genellikle şimşir, meşe veya armut gibi ağaçlar kullanılmaktadır. Küçük keser, törpü yardımıyla şekillendirilip zımpara ile temizlenen kaşıklar üzerine çeşitli resimler, bezemeler, yazılar basılıp, boyanır ve son olarak cilalanır.
Anadolu’da, geleneksel olarak yemek türlerine göre kaşıkların gruplandırıldığı görülür. Çorba, pilâv, hoşaf, yemek, tatlı, sütlü tatlı, kahve, kavurma, dağıtma (servis) kaşıklarından başka hiç kullanılmayan süs kaşıkları, kaşık kullanımının ne kadar yaygın ve zengin olduğunu ortaya koyar.
Bu kaşık türlerinin her bir grubu, kendi geleneksel özellikleriyle belirgindir. Yumurtanın uzunlamasına ikiye bölünmüş gibi olan çorba kaşığı, asla hoşaf için kullanılmaz. Hoşaf kaşığı tam bir daire biçiminde olup, bir kürenin ikiye bölünmüş görüntüsündedir. Sapları çorbanın ki gibi geniş olmayıp, yuvarlak ve incedir. Kavurma kaşıklarının çukurluğu az, ama sapı uzuncadır. Yemek kaşıklarının derinliği çorba ve pilâv kaşıklarından daha azdır.
Günümüzde yemek kaşıkları yanında süs, oyun kaşıkları da yapılmaktadır.
Konu ile ilgili detaylı bilgi için bkz.
|